Yankı Bağcıoğlu: "Milli Güvenliğimize Yönelik Şeffaf ve İş Birliğine Açık Bir Yönetim Anlayışı Benimsenmelidir"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, "Milli güvenliğimize yönelik tek taraflı ve kapalı yaklaşımlar yerine, şeffaf ve iş birliğine açık bir yönetim anlayışı benimsenmelidir. Savunma sanayi yönetimine ilişkin çeşitli defalar yapılan uyarı ve tavsiyeler, daha etkin bir gelecek için mutlaka dikkate alınmalıdır. Gelecekte, savunma sanayimizi daha ileri taşıyacak stratejiler; etkin, adil ve denetlenebilir proje yönetimi, nepotizmden uzak personel politikaları ve bilgi güvenliği ilkelerine dayandırılmalıdır" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, "Milli Savunma Sanayisi: Vefa ve Gurur" başlıklı yazılı açıklama yaptı. Bağcıoğlu'nun savunma sanayi projeleriyle ilgili yaptığı açıklama şöyle:

"1990’lardan itibaren tüm Cumhuriyet hükümetlerinin ortak katkılarıyla gelişen savunma sanayi projeleri, milli bir mirastır. Bu projeler, Türkiye’nin bağımsızlığına ve güvenliğine hizmet eden ortak bir çabanın ürünüdür. Ancak, 2005-2015 yılları arasında FETÖ kumpaslarına karşı yeterli önlemlerin alınmaması, kumpaslara göz yumulması, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), milli savunma sanayisi ve ulusal güvenliğimize ciddi zararlar vermiştir. Bu süreçteki kayıpların sorumluluğu, başarılar kadar ortak bir şekilde değerlendirilmeli, mesuliyet alınmalı ve gelecek için ders çıkarılmalıdır.

"BU ZORLUKLAR, SAVUNMA SANAYİMİZİN İLERLEYİŞİNİ YAVAŞLATMIŞTIR"

2007-2015 yılları arasında FETÖ kumpasları, savunma sanayi projelerinde görev alan yüzlerce askeri personelin hapse atılmasına, tasfiye edilmesine ve bazılarının hayatını kaybetmesine yol açmıştır. Bu süreç, yetkin kadroların kaybına neden olarak savunma sanayimizin gelişimini sekteye uğratmıştır. Söz konusu kumpaslar, KAAN Milli Muharip Uçak (MMU), milli hava savunma sistemi, Altay tankı ve MİLGEM gibi stratejik projelerin gecikmesine ve maliyet artışlarına sebep olmuştur. Bu zorluklar, savunma sanayimizin ilerleyişini yavaşlatmıştır.

"GEÇMİŞTE EMEK VERENLERE VEFA GÖSTERİLMESİ BİR ZORUNLULUKTUR"

Bugün Türk savunma sanayisi, deniz platformları, İHA/SİHA’lar, KAAN MMU, ATMACA güdümlü mermisi ve AKYA torpidosu gibi projelerle uluslararası alanda rekabet gücü kazanmış, harekat bağımsızlığı elde edilmiş ve milletimiz için haklı gurur kaynağı olmuştur. Bu başarılarla gurur duyarken, yönetimsel eksiklikler ve geçmişteki hataları göz ardı etmek, milli hedeflerimizi riske atabilir ve ulusal güvenliğimizi zayıflatabilir. Geçmişten ders çıkararak ilerlemek, sürdürülebilir başarı için vazgeçilmezdir. Milli savunma sanayisi, siyasi parti taraftarlığına indirgenmeden, siyaset üstü bir yaklaşımla ele alınmalıdır. Bugünkü başarılarla gurur duyarken, savunma projelerimizin temelini atanlar gibi bu alana geçmişte emek verenlere vefa gösterilmesi bir zorunluluktur.

Milli güvenliğimize yönelik tek taraflı ve kapalı yaklaşımlar yerine, şeffaf ve iş birliğine açık bir yönetim anlayışı benimsenmelidir. Savunma sanayi yönetimine ilişkin çeşitli defalar yapılan uyarı ve tavsiyeler, daha etkin bir gelecek için mutlaka dikkate alınmalıdır. Gelecekte, savunma sanayimizi daha ileri taşıyacak stratejiler; etkin, adil ve denetlenebilir proje yönetimi, nepotizmden uzak personel politikaları ve bilgi güvenliği ilkelerine dayandırılmalıdır."